Bahar aylarıyla birlikte özellikle hanımların en büyük telaşlarından biri kış boyunca alınan kiloların verilmesi oluyor. Ben de bu hafta sevgili arkadaşım Mehtap’ın bloğuna yazdığım yazıyı burdan tekrar paylaşmak istedim.. Bakalım size neler düşündürüp, nasıl hissettirecek?
Hayatım boyunca kararlarımı büyük ölçüde kendim verdim. Kararımı vermek için bilmem gereken bişeyler varsa, sordum öğrendim. “Danışan dağı aşmış, danışmayan yolu şaşmış” dediler, danıştım. Okudum, yazdım, hesabımı yaptım.. Nihayetinde “budur” deyip kararımı verdim ve de uyguladım. “Ben yaptım, iyi ki de yaptım, arkasındayım, sorumluluğunu alıyorum” dedim. Böyle demenin, kabullenmenin sonuçlarına da katlandım tabii; günahı sevabı, artısı eksisiyle..
Şimdi bunları niye mi yazdım, anlatayım:
Hayatımın bazı dönemlerinde benim de fazla kilolarım oldu, öyle 25 – 30 değil ama bir ara 15 kiloya kadar çıkmıştı.. Ee 1,52 boyunda biri için 15 kilo fazlalık da hatırı sayılır bir yük oluyor insana.. Yürürken 2 adımda yoruluyor, bırakın elimdeki torbaları kendimi zor taşıyordum. Arkadaşlarımın peşinden yetişmek için nasıl yürüyorsam artık biri ”Çitos top gibi yuvarlanıyorsun” demişti… Dalış yapmak için Mısır’a gittiğimizde suya batmak için fazladan ağırlık bağlamam gerektiğinde “yuh artık” dedim, bir tek kendim duyabileceğim şekilde.. Neyse efendim uzatmayayım, verdim o fazla kiloları.. Sonra yine aldım, yine verdim; böyle bir fasit daire; dön babam dön..
Döngülerin altında yatan 2 temel neden vardı aslında:
Birincisi beni yemeğe iten, aç değilken bile yedirten, yerken gözümü döndürten bilinçaltı yazılımım.. Diyordu ki, “sinirlenince sakinleşmek için yiyorum / stresten yiyorum / sevgilim yok yiyorum / kızgınım yiyorum….” Bunları zaman içinde bulup temizleyip şifalandırdım çok şükür..
İkincisi ise olaya sağlıklı beslenme değil de kilo verme olarak bakmamdı: “Kilo verdim oh ne güzel, tekrar eskisi gibi yiyebilirim.” Ah değil işte; öyle bir dengeli düzen olmalı ki, hayat boyu devam etsin.. Burdaki anahtar kelimeler denge ve düzen… Hayatımızın her alanında olduğu gibi beslenme konusunda da çok önemli. Herşeyden ve yeterli miktarda yediğimizde olay da çözülüyor.. Haa, bu noktaya gelebilmek için önce fazlalıklardan kurtulmak gerekiyor, ki o da yazının başına döndürüyor bizi, karar verme konusuna..
Bakın ne mi oluyor sonunda:
“Evet fazla kilolarımdan rahatsızım,
onları vermeyi, beslenme şeklimi yaşam boyu sürecek şekilde değiştirmeyi ve artık bedenimle mutlu mesut yaşamayı istiyorum,
bunun için kararlıyım,
kararımın arkasındayım
ve yapmam gereken neyse onları da yapmayı kabul ediyorum”
diyenler sevinç ve zafer coşkusuyla doluyorlar…
“Bayram / yaşgünü / yılbaşı / iş yemeği vardı,
Misafir geldi,
Hastaydım,
Dayanamadım,
Sevgilim terketti,
Çok iş vardı, streslendim,
Elektrik kesildi,
Kocamla tartıştım….”
diyenler ise kendilerini o muhteşem döngünün içinde bulacaklar..
Burda önemli olan ne biliyor musunuz:
bir defa gerçekten isteyin; “misafir gitsin, çocuğun sınavı geçsin” demeyin, en uygun zaman şimdidir,
kilo verebileceğinize inanın; bakın örnekler var, birileri verdiyse siz de verebilirsiniz,
sabırlı olun; kiloları 1 günde almadık ki bir günde verelim,
karşılaşacağınız sorunlara çözme amacıyla yaklaşın; işyerinde size uygun bişey yoksa evden götürün, ara öğününüzü çantanızda taşıyın,
söylenenleri yapın; sonuçta kendimizi teslim ettiğimiz bu güzel yürekli kadın işin uzmanı,
kendinize güvenin; siz neler başardınız bugüne kadar, başarılarınıza bişey daha eklemek keyifli olur eminim 🙂
ve de lütfen KARARLI OLun.. Bu sizin kendiniz için yaptığınız bir eylem, kendinizi sevin, kararınızın arkasında durun ve gereklerini yerine getirin, kendinizi sabote etmeyin..
Çok sevdiğim bir söz var, “dağın tepesindeki adam oraya düşmedi” diyor.. Zirve yolunuz keyifli ve kolay OLsun..
Sevgimle kucaklarım…
3 Comments
Sevgili Çiğdem,,,tam da bugünlerdeki vaziyetime hitapeden bir yazı,,arada böyle hatırlatmalar çok iyi oluyor..fasit daire içinde dönmemek için,şöyle bir silkelenmek için …
ben de eylulden beri 13 kg vermiştim,,nasıl da ruhum şımarmıştı :))))….son bir ayda 2 kg alınca ,hayatımda DENGE ve DÜZEN i oturtamadığımı,sözettiğin bilinçaltı yazılımımı temizleyemediğimi anladım,,,sanırım kararlarımın arkasında durmakta zorlanıyorum :((((
sevgiyle kal..teşekkürler…
Sevgili Fatma hanım, bilinçaltı yazılımımız temizlenmediği sürece fasit dairede dönme riskimiz var.. İşte bu yazılımı bulup, değiştirip hayatınızda denge ve düzen oturtmaya ne dersiniz? Yol arkadaşınız olmaya hazırım..
sevgilerimle…
Benim de vermem gereken bir miktar kilom var. Diyetisyene gitmek istemiyorum çünkü diyet yaparsam birgün benim için bitecek ve eskiye döneceğim. Daha çok bilinçaltımı temizlemem gerektiğini biliyorum ama bunu da uygulamak çok zor. Neyse bu konuyla ilgili başka yazılarınızı da bekliyorum. Sevgiler