Hıdrellez’de kağıda çizilip de gül dalına bağlanan ev – araba resimlerini bilirsiniz. Ben de ilk arabamı bir önceki yılın Hıdrellez’inde gülün altına gömdüğüm bir oyuncak araba sayesinde almıştım, hem de tam oyuncağın renginde; yeşil!.. 🙂
Bir gazete haberinde de şöyle diyor:
“Rizeli gemi kaptanı 30 yaşındaki Levent Diril, dayısının marketinde çalışan 25 yaşındaki Filiz Gençtürk ile 6 yıl önce tanıştı. Levent Diril, o yıl 14 Şubat sevgililer gününde kız arkadaşına hediye için özel olarak matbaada bir adet düğün davetiyesi bastırdı. Diril, davetiyenin tarih bölümüne ise rastgele seçtiği 10.10.2010 tarihini yazdırdı. Düğün salonu yeri bölümüne de ‘10.10.2010 düğün salonu’ ibaresini ekletti.
Aradan geçen sürede arkadaşlıklarını ilerleten çift geçen yıl evlenme kararı aldı. Levent Diril, evlilik tarihi olarak sevgililer gününde yaptırdığı davetiyeye yazdırdığı 10.10.2010 tarihini seçti. Ailelerin de uygun görmesiyle çiftler bugün Rize’de bir düğün salonunda gerçekleştirilen düğünle dünya evine girdi.
Levent Diril, eşiyle 2004 yılında tanıştığını belirterek ‘Tanışmamız sevgililer gününe yakın bir tarihti. 14 Şubat 2004 tarihinde sevgililer gününde hediye amacıyla eşime özel bir davetiye bastırdım. Hem bir jest olsun, hem de evliliğe bir adım atma düşüncemiz oluşsun diye mesaj vermek istedim. Sonradan arkadaşlığımız ilerledi. Düğün tarihine geçen yıl karar verdik. Bu tarihi de o davetiyeden esinlenerek belirledik’ dedi. “
Şimdi gelelim daha canlı bir örneğe: Ben de eşimle çıkarken, bir gelin dergisinden kestiğim fotoğrafta gelinle damadın başları yerine bizim fotoğraflarımızı yapıştırmıştım. Bir süre akşamları yatarken hep bu revize fotoya baktım. Sonra kaldırmışım ve unutmuşum gitmiş.. Aradan yıllar geçti, evlendikten sonra bir gün notlarımı temizlerken içinden çıktı, koşa koşa gidip Baturhan’a gösterdim. Ben imajinasyonu Nisan 2005’de yapmışım, Baturhan bana Nisan 2007’de evlenme teklif etti ve Temmuz’da da evlendik.. 🙂 Bu resim şimdi benim kişisel – ruhsal gelişim defterimin canlı sayfalarından birinde yapıştırılmış olarak duruyor. Özellikle “canlı” dedim, “tozlu” değil.. Zira her an elimin altında, yaşayan bir defter.. Bütün farkındalıklarım, imajinasyonlarım, rüyalarım, yaptığım çalışmalar,hepsi orda…
Sözün özü, lütfen isteklerinizi zaten olduğuna inanarak, şüpheye düşmeden ve saf bir niyetle isteyin. O iş, o eş, o ev ya da araba, o olay ZATEN var, yapmanız gereken sadece onu kendi gerçekliğinize çağırmak. Booth’un dediği gibi, “Hayatta umutsuz durumlar yoktur, sadece umutsuzluk besleyen insanlar vardır.”
Sevgimle kucaklarım…
3 Comments
Yine harıkasınız biliyormusunuz Çiğdem hanım.İnanın ben de sizin sayenizde çok şeyi başardım.Bilmem hatırlar mısınız kilolardan bahsetmiştik ve ben tam 12 kilo verdim.Ayrıca hala da olumlamalara devam ediyorum ve mucizeler yaşıyorum.Sizi tanıdığıma şükrediyorum.
[…] * Eşimle evlenmeden önce yaptığım imgeleme, […]
cok güzel bi paylasimda cok tesekkürler