* Kendime uygun birini bulamadım bir türlü,
* Bütün iyi erkekler / kadınlar kapılmış,
* Sevgilim beni anlamıyor / sevmiyor,
* Evde kaldım, bu yaştan sonra nasıl birini bulabilirim ki,
* Erkekler / kadınlar beni beğenmiyor / sevmiyor,
* Kimi sevsem beni aldatıyor / terkediyor,
*****************************************************************************
diyorsanız siz de, bu yazım tam size göre…
İnsanın en temel ihtiyaçlarındandır sevmek ve sevilmek.. Fakat arzuladığımız ilişkiye sahip olmak, olunca da yürütmek her zaman çok da kolay olmayabiliyor. Çünkü arka planda bizim bazen hiç farkına varamadığımız bişeyler oluyor ve ilişki hüsranla sonuçlanabiliyor ya da hiç başlamadan bitiyor. O yüzden önümüzdeki bikaç yazıyı kadın – erkek ilişkilerine ayırdım.
Yazmayı düşündüğüm konular şöyle:
* İlişkiler neden başlamaz ya da yürümez,
* erkekler ve kadınlar aslında ne ister,
* ilişkilerde temel bazı ipuçları,
* ilişkilerde iletişimin önemi…
Sonunda da ilişkiler e-kitabıyla konuyu toparlamayı planlıyorum.
*****************************************************************************
Bakalım ilişkiler neden başlamıyor ya da yürümüyor?
Hedeflerle ilgili tüm yazılarımda hep şunu söylüyorum: “Ne istediğinizi bilin, isteğinizde net ve açık olun.” Bir arkadaşım var, “evde kaldım, tüm arkadaşlarım evlendi, ben de evlenmek istiyorum” diyor. Erkek arkadaşı ise “ben evlenmek istemiyorum, bitirelim” deyince “n’olur bitmesin” diye nerdeyse yalvarıyor. “E hani sen evlenmek istiyordun, adam istemiyor ama sen devam etsin diyorsun, ne iş?” dedim. “Ben mahalle baskısından evlenmek istiyorum, evlenince eskisi gibi özgür olamam, ilişki böyle de devam edebilir” dedi ama bir yandan da acı çekiyor, üzülüyor. Ona ne istediğine karar vermesi gerektiğini söyledim. Bir istiyorum, bir istemiyorumla olmaz bu iş; tercihinizi yapın, evlenmek mi, özgürce takılmak mı?
Bir de “evlenmek istemiyorum” diyene yapışma durumu var ki, o daha feci.. Genellikle erkek istemez, kadın ister ve bunaltana kadar isteğini dile getirir. Sonra ne mi olur, ayrılırlar ve erkek başkasıyla evlenir!.. O kadar çok gördüm ki bu tip ilişkiler.. Israr ederek erkeğin evlenmek istememe enerjisini çoğaltmayın. Bırakın, olması gerektiği gibi olsun…
İlişkilerle ilgili duygu ve düşüncelerinize, kodlamalarınıza bakın: “Zaten beni kimse sevmez / erkekler aldatır / erkekler terk eder / kadınlar yalancıdır…” diyorsa bilinçaltınız, tam başlamak üzereyken biter her şey ya da siz sürekli aldatan / terk eden / yalan söyleyen kişileri çekersiniz karşınıza, bilesiniz..
Karşısındakini teste tabi tutanlar var bir de. Davranışlarında ya da sözlerinde abartıya kaçıp, karşıdakinin onu sevip sevmediğini ya da ne kadar sevdiğini anlamaya çalışırlar. Alakasız bir nedenle gidip aranmayı beklemeyin, ya da karşınızdakinin sevmediği bişeyi yaparak tahammül sınırını ölçmeye kalkışmayın. Bakınburda da yazdım; siz kendinizi sevin, o da sizi sevecektir..
Terk edilmenin acısıyla sakın başkasına sarılmayın, özellikle de eski sevgilileri stepne niyetine kullanmayın. Geçmişi temizleyin, kendinizi ve onu affedin. Sonra yolunuza devam edin..
Ve lütfen hep hatırlayın: Sizin gücünüz, mutluluğunuz, güven duygunuz, değeriniz asla ve asla bir başkasına bağlı değil. Hayatımda biri yok diye kendinizi paralamayın, “O” olmadan da değerli, güçlü, mutlu ve sevilensiniz..
Sevgimle kucaklarım…
8 Comments
teş.ederiz çiğdemcim çok güzeldi…
canımmmmm teşekkürler ..tekrar zamanı tik tak :))
Yazdıklarınıza sonuna kadar katılıyorum. hep böyle düşündüm ve uyguladım. Allaha şükür mutlu bir evliliğim var senelerdir. Bekar arkadaşlarıma hep bunları söyledim durdum. En değerli şey kendimiziz.
teşekkürler Aytencim, umarım faydalı olmuştur.. 😉
Deryacım, bazen tekrarlar iyidir, insana bildiklerini hatırlatır, değil mi? 🙂
sevgili Love and Smile, ne güzel yazmışsınız, örnek göstermişsiniz kendinizi, teşekkürler..
guzel bır yazı …kadınımızın en buyuk sorunu bu olmalı..kocasının yada sevgılısının varlıgınla beslenmek ve onsuz olunca yok olmak…vampır kadınlar :)))aslında ben bu tıp kadınları hayatın anlamının ıdrak edemeyen ınsanlar olarak goruyorum ve maalesef bu yazınızı okudukları zaman da pek bır degısıklık olacagını dusunmuyorum ..umarım yanılırım:))
Ah Çiğdem hanım ne güzel konular bunlar böyle!Tam da benim ihtiyacım olan şeyler hakkında.Aslında ben de arkadaşınız gibiyim ve bunun farkındayım en azından(bence bu da bi başarı:)Bi evlenmek istiyorum bi taraftan da diyorum ki evlenince böyle özgür olamam.Net bi karar vereyim ben di mi:)Sevgilerimle…
Yazmışsın da, cevap yok, bunlar hep genel öğütler, hayat basit noktalarda takılır basit noktalarda ilerler, mesela bir bardak su içmek ya da otobüse atlayıp bir yerden bir yere gitmek gibi. Adam kronik yalnız, ilişkiyi bile başlatamıyor, başlasa bir hafta sürüyor, neler var neler. İnsanlar henüz yürümeyi bilmezken koşmaları epey zor. Belki sen de çok başarısızsındır ilişkilerde, belki başarısız olmak günümüzde doğal olan bir şey, belki de tekrar düşünmek gerek…
Bora bey, haklısınız bunlar genel öğütler, çünkü sizin deyiminizle “basit noktalara” yönelik özel öğütler kişiye ve duruma göre değişiyor. O yüzden de belli reçeteler olmuyor maalesef..
Gerçekten de neler var neler, çalışmalarda nelere rastlıyorum bilseniz.. Ve yine çok haklısınız, ben de bir dönem başarısız ikili ilişkiler yaşadım. Bunun nedenlerini de tüm samimiyetim ve açıklığımla kitabımda anlattım. Bence başarısız olmak doğal değil, ama maalesef “başarısız kalmayı seçmek” doğal hale gelmeye başladı.. Belki buna bakmak gerek: neyi seçiyoruz?….